English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
Colloquial | ||||
Colloquial | break a leg v. | bacağını kırmak | ||
Have you ever broken a leg? Hiç bir bacağını kırdın mı? More Sentences |
||||
Idioms | ||||
Idioms | break a leg v. | şeytanın bacağını kırmak | ||
Tell Tom I've broken a leg. Tom'a şeytanın bacağını kırdığımı söyle. More Sentences |
||||
Theatre | ||||
Theatre | break a leg n. | iyi şanslar |
English | Turkish | |||
---|---|---|---|---|
Speaking | ||||
Speaking | break a leg! expr. | bol şanslar! | ||
Break a leg. Bol şanslar. More Sentences |
||||
Speaking | break a leg! expr. | göreyim seni! | ||
Speaking | break a leg! expr. | iyi şanslar! | ||
Slang | ||||
Slang | break a leg! expr. | şeytanın bacağını kır artık! |